Deliklitaş Mağarası’na ziyaretçi akını
Tarihi ve doğal zenginlikleriyle ünlü Toroslar’da bulunan Deliklitaş (Demeya) Mağarası, yürüş yapan grupların uğrak yeri oldu. Görselliğiyle dikkat çeken mağaraya gelenler bol bol fotoğraf çektiriyor.
Başta Antalya olmak üzere Isparta ve Burdur’u da içine alan Batı Akdeniz Bölgesi’nde doğal ve tarihi yerler hafta sonları yürüyüş gruplarının akınına uğruyor. Çok sayıda dağcılık ve doğa spor kulübü, kentin özellikle alternatif ve eko turizm alanındaki değerlerini öne çıkarmada görev alıyor. TODOSK, BEYDOSK, ANDOST, PATİKA, Asi Yaban Keçileri gibi yürüyüş grupları sadece yöre insanının bildiği, araç yolu olmayan yollardan yerli ve yabancı turistlere rehberlik ederek eko turizme kazandırıyor. O gruplardan bir tanesi olan Patika, Isparta’nın merkeze bağlı Güneyce Köyü’nde yeni bir doğa keşfine imza attı.
SON YILLARIN GÖZDESİ OLDU
Kapıkaya Harabeleri ve Deliklitaş Mağarası, Güneyce Bölgesi’nin popüler yürüyüş alanlarından biri oldu. Deliklitaş Mağarası, içindeki ceviz ağacı ve 360 derecelik görselliğiyle ziyaretçilere etkileyici bir manzara sunuyor.
Patika Grubu kurucusu Nusret Yakışıklı, Beydağları Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü’ne bağlı olarak yürüyüş yaptıklarını ve yürüyüş liderliği belgesi ve dağcılık lisansına sahip olduklarını belirtti. Yakışıklı, Kapıkaya Harabeleri-Deliklitaş Mağarası etabının, doğa gruplarının son yıllardaki en gözde ziyaret merkezlerinden biri haline dönüştüğünü söyledi.
KARTAL YUVASINI ANDIRIYOR
Yaklaşık iki yıl önce keşfettikleri bu güzergahın doruklardaki karaçam ormanlarından oluşan 10-12 kilometrelik bir güzergâh olduğunu belirten Yakışıklı, yürüyüş sırasında Kapıkaya Harabeleri ile doruklardaki Deliklitaş Mağarası’nın da ziyaret edildiğini söyledi. Deliklitaş’ın, kartal yuvasını andıran dev bir mağara olduğunu ve büyüleyici bir manzara sunduğunu anlatan Yakışıklı, “Ortalama 1400 rakımda doruklarda dağı andıran kayalar arasında saklanmış bir antik kent ve Yüzüklerin Efendisi film sahnelerini aratmayan bir görsel coğrafya. 360 derecelik görselliği ve derinliği olan panorama” dedi.
‘BURALARIN DOĞAL KALMASINI ARZU EDİYORUZ’
Doğa gruplarının bölge eko turizmine kazandırdığı Tazı Kanyonu, Gelidonya Feneri, kasnak meşesi ormanı gibi alanların sosyal medya ve medyada fotoğraflarının yayımlanması sonrasında insan akınına uğradığına dikkat çeken Yakışıklı, “Biz doğa grupları yürüyüşlerimizde doğada tek bir çöp dahi bırakmayız. Doğaya zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınırız. Ancak bu tür doğal zenginliklerin fotoğraflara yansıması sonrası vatandaşlarımız çok plansız ziyaret yapıyor. Dolayısıyla bu tür alanların korunması ve ziyaretçi yönetimi açısından ilgili kurumlarımıza önemli görev düşüyor. Buralara hemen asfalt yapılmaması, tesis kurulmaması, olabildiğince doğal, olduğu gibi korunması ve yararlandırılmasını arzu ediyoruz” diye konuştu.(DHA)